Haber

Saruhan Oluç: Her parti gibi HDP ve Kürtlerin de bakanlık hakkı var

ANKARA – CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanmasının ardından HDP’yi ziyaret edip etmeyeceği tartışıldı. Kılıçdaroğlu, “Bütün partileri ziyaret etmem demokrasinin gereğidir. HDP’yi ziyaret etmekten daha doğal olamaz” dedi. Ama bunu bize asla getiremez.” “HDP ile bakanlık değişimi söz konusu değil” dedi.

Önümüzdeki seçimlerde cumhurbaşkanı adayı gösterme kararını yeniden değerlendiren HDP Küme Milletvekili Saruhan Oluç, HDP’nin ne bir bakanlık için pazarlık yaptığını ne de Altı Masa’ya katılma gibi bir niyetinin olmadığını söyledi. HDP olarak demokrasi ilkeleri üzerinde durduklarını belirten Oluç, bakanlık tartışmasının bir başka boyutu daha olduğuna işaret ederek, “Mesele şu ki bu ülkede bir kesim Kürtleri eşit vatandaş olarak görmüyor ve istemiyor. Kürtlere bu tür mevkilerde bulunma hakkını verin.” Ve Kürtlerin bakanlık hakkı var.”

Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyaretiyle ilgili kendilerine herhangi bir talep gelmediğini belirten Oluç, görüşmenin HDP Genel Merkezi’nde mi yoksa Meclis’te mi yapılacağı sorusuna da, “Bu konuda bir görüşmemiz yok. Önemli olan TBMM’de görüşmek. böyle bir zamanda.”

‘KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞMEMİZDE TUTUM BELGEMİZ GÜNDEMDE OLACAK’

Ziyaretin gerçekleşmesi halinde HDP’nin Eylül 2021’de açıkladığı 11 maddelik tutum belgesinin gündeme geleceğini belirten Oluç, “Bu 11 başlıkta hangi yasal değişikliklerin yapılması ve ne gibi önlemler alınması gerektiği yer aldı. Biz buna ‘güçlü demokrasi’ diyoruz, Altılı Tablo ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ diyor.Bu konuda ne yapılması gerekiyor?Kuvvetler ayrılığının yeniden tesis edilmesi ve hukukun üstünlüğünü sağlama iddiaları var.Tabii var. kozmik hukuk ilkeleri ile demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılması sorununa “Oluşturulacak çok unsur var” dedi.

‘ALTI TABLO METİNLERİNDE KÜRT MESELESİNİN BARIŞÇI DEMOKRATİK ANALİZİ EKSİK’

Millet İttifakı’nın hazırladığı belgeler ile HDP’nin duruş belgelerinin birçok konuda örtüştüğünü ancak bir eksiklik olduğunu belirten Oluç, “Millet İttifakı belgelerinde, muhtıra metinlerinde eksiklik var; Kürt sorununun demokratik barışçıl analizi budur. Bu, 11 elementimizin bir yönüdür. Bu konuda masada çok önemli değerlendirmeler yapıldığını görmedik. Elbette masadaki partilerin bu konuda çeşitli yaklaşımları, fikirleri ve siyasi önerileri var ama bunu tablo halinde metinlerine yansıtmadılar. Ama biz Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl tahlilini önemsiyoruz” dedi.

“KILIÇDAROĞLU İLE KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN ADIMLARI GÖRÜŞMEK İSTİYORUZ”

Türkiye’de ani bir demokratik değişim beklemediklerini ve Kürt sorununun bir an önce çözülmesini beklediklerini belirten Oluç, “En azından bu sorunun analizi için Ankara’da hangi adımlar atılabilir ve Meclis’te neler tartışılabilir? Hem hukuken hem de anayasal olarak ne gibi düzenlemeler yapılabilir? Tabii bunları konuşmak istiyoruz, tartışmak istiyoruz” dedi.

Kürt sorununun sadece HDP’nin değil, Türkiye’nin sorunu olduğuna işaret eden Oluç, “Türkiye’nin 2. yüzyılında Cumhuriyet demokratikleşecek ve demokrasiyle bütünleşecekse, o zaman Kürt sorununun da demokratik barışçıl bir analize ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. bu konudaki önerilerimizi kamuoyuna ve siyasi partilere sunuyoruz.Bu bir eksiklikti.Muhtemelen bunu konuşacağız ve değerlendireceğiz.Demokratik barışçıl analizin yeri Ankara, TBMM’dir.Sorun bu sorun değil. Bir siyasi partinin veya iki siyasi partinin. Anlaşılan metinler üzerinden çalışmalar yapılabilir, sonuçlar alınabilir, adımlar atılabilir, onu düşünürüz” dedi.

MİSAFİRLER, SİYASİ TUTUKLAR HAKKINDA TOPLANTI KONUŞMASI

Kılıçdaroğlu ile yapacakları görüşmede ‘siyasi tutukluların serbest bırakılması’ gibi talepleri somut olarak iletebileceklerinin sorulması üzerine Oluç, ‘Türkiye’de yargı bağımsızlığı ve gerçekten kozmik hukuk ilkelerine bağlı bir yargı kurulacaksa, şu anda cezaevinde siyasi tutukluluk olmamalı. “Her türlü niyet olmalı. Bu ülkede evrensel hukuk unsurları geçerli olacaksa bu değişikliklerin yapılması gerekiyor. Bir de doğal şeylerden de bahsediyoruz. Kayyum meselesi de çok değerli. Konuşuyoruz. Bütün bu tür şeyler hakkında, onları değerlendiriyoruz.”

BAKANLIK PAZARLIK TARTIŞMALARI: PAZARLIK YOK AMA KÜRTLER BAKAN OLAMAZ MI?

HDP’nin Millet İttifakı ile bakanlık için müzakere ettiği tezlerine değinen Oluç, “Şu anda kimseyle pazarlık yapmıyoruz. Bakanlık veya cumhurbaşkanlığı ile pazarlık halinde değiliz.

Pazarlık tartışmasının başka bir boyutu olduğunu belirten Oluç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siyasi çevreler bunu neden tartışmak istiyor? 15 milyondan fazla Kürdün yaşadığı bir ülkedeyiz değil mi? Kürtler de eşit vatandaştır. diye sorunca ‘tabii eşit vatandaş’ diyorlar, yok biliyoruz, yani mesela Kürt kaymakam olamaz mı, Kürt kaymakam olamaz mı? Kürt, Anayasa Mahkemesi başkanı olur mu, bakan olur mu, cumhurbaşkanı olamaz mı, cumhurbaşkanı yardımcısı olamaz mı? Aslında burada tartışılan HDP ve bakanlık sorunu Kürtlerin sorunudur. , burada konuşuluyor. ‘Biz Kürtleri eşit vatandaş olarak görmüyoruz’ diyen aslında HDP’dir. Yani ‘Kürt halkının bu devlette çeşitli kademelerde yer almasına izin vermeyeceğiz’ diyorlar.”

‘MANTALİTENİN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR’

Oluç, Akşener’in HDP’ye ilişkin açıklamalarının ardından eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş’ın yazdığı açık mektuba dikkat çekerek, “Selahattin Demirtaş mektubunda ‘Biz bu ülkede yaşamıyor muyuz?’ diyor. ‘Biz bu ülkenin eşit vatandaşları değil miyiz?’ diyor. Sorun HDP tartışması değil. “Zihniyetin değişmesi gerekiyor” kullanılmış.

“HER PARTİ GİBİ HDP’NİN VE KÜRTLERİN BAKANLIK HAKKI VAR”

HDP’nin ve Kürtlerin her parti gibi bakan ve cumhurbaşkanı olma hakkına sahip olduğuna işaret eden Oluç, “HDP seçimlerde birinci parti çıkarsa ne yapacaksınız? Bu tartışmanın akıllıca yapılması gerekiyor. Bunun arkasındaki sorunun üstesinden gelmek çaba gerektirir. ‘Ben Kürt vali yapmam, vali yapmam, bakan yapmam, cumhurbaşkanı yapmam, cumhurbaşkanı yardımcısı yapmam’ dendiğinde demokrasiyi nasıl taçlandıracaksınız? dedi.

‘BAKAN VE CUMHURBAŞKANI OLMAK İSTİYORUZ; KİMSE BUNA HUKUKSUZ DİYEMEZ’

Ne Altı Masa’ya gitmeyi ne de pazarlık yapmayı düşündüklerini bir kez daha vurgulayan Oluç, HDP olarak demokrasi ilkelerine odaklandıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Evet pazarlık yok ama parti olarak ülkeyi çok yakışır şekilde yöneteceğimizi düşünüyoruz. Bu bizim iddiamız. Tabii ki biz de başkan olmak istiyoruz. Biz de bakan olmak istiyoruz. Bunların hepsini yapıyoruz. Bunu hiç kimse gayri meşru bir talep olarak kabul edemez. Bu çok yasal. Bu meşruiyeti de seçmenlerimizden alıyoruz. Şu anda yedi milyondan fazla oyumuz olduğunu biliyoruz ve bu insanlar vergi ödüyor. Talepleri var, özlemleri var, beklentileri var. Türkiye’de yaşayan ve bir siyasi partiye oy veren her vatandaş gibi Kürtlerin de idari yapı ve yürütmede temsil edilme hakkı vardır.

ÖCALAN MEKTUP OLURSA: HDP KENDİ POLİTİKASINI YAPIYOR

31 Mart Yerel Seçimlerinde olduğu gibi PKK lideri Abdullah Öcalan’dan mektup getirilme ihtimalinin sorulması üzerine Oluç, bu ihtimali zayıf bulduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Yerel seçimlerde yaşananlardan sonra Öcalan’ın böyle bir adım atacağına inanmıyorum. O zamanlar doğrudan ‘şunu yap, şunu yap’ diye bir mektubu yoktu. O yüzden böyle bir durum olacağını düşünmüyorum. Ancak hükümet bu tür yollara başvurmak isterse elbette gerekli değerlendirmeyi yaparız ama böyle bir beklentimiz yok. Böyle bir beklentimiz olsa, bir endişemiz olsa kaç aydır ‘tecride son’ diyorduk. Herhangi bir endişemiz varsa, bu şekilde hareket etmeyeceğiz. Bu konuda çok rahatız. HDP kendi politikalarını üretiyor. Elbette her türlü teklife, tartışmaya ve değerlendirmeye açıktır. Ama kendi politikalarını üretiyor.”

‘MUHALEFETİN BU SEÇİMLERDEN BAŞARILI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM’

Oluç’un “Milli İttifak’ın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu kazanır mı?” Soruya verdiği yanıt şu oldu:
“Toplumda büyük bir değişim beklentisi ve umudu var. Bu nedenle toplumsal ve siyasi muhalefetin bu seçimlerden galip çıkacağını düşünüyorum. Çünkü herkes demokratik değişimi özlüyor ve bunun için çabalıyor. Alınacak sonuç da bu yüzden. Hem cumhurbaşkanlığı seçimi hem de milletvekilliği seçimi açısından toplumun seçimidir.” Beklentilere uygun olacağını düşünüyorum.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu